Can Dost

Can dost

Ellerini açtığında, semaya uzandığında tutamayacağın sandığın yıldızlara dokunduğunda

güneşin seni ısıtırken hiç bu kadar mutlu olmadığında

ılık esen rüzgar yüzünde saçlarında dolaşırken yaşadığın huzurda

kör olup göremediğin barışta ,

din, dil, ırk, demeden savaşmayıp paylaştığın yaşamda

bir yudum suda, tek nefeste, bölüştüğün lokmada

seni tanımayan hayatlara ismini yazıp dokunduğunda

tek kelime etmeden gözlerinle konuştuğun

yanında olsun olmasın kalbinin en saklı köşesinde

var olan can dostta saklı yaşam...


yeşim ce...


her şeyin güzel yaratılıp çirkinleştiği dünyada yürüdüğümüz bu kısa hayat çizgisinde iyi ki varsın diyebileceğimiz can dostlar la olmak can dost olmak dileğiyle...

4 Kasım 2015 Çarşamba

CENNET TEN ÇIKAN İLK LİDER HAVVA


                                            CENNET TEN ÇIKAN İLK LİDER HAVVA

İnsanoğlu Cennetten dünyaya gönderilirken olanları bilmeyenimiz yoktur diye düşünüyorum. Cinsleri ayrı olsa da yaratılışları insan olan bu iki canlının biraraya geldiği andan itibaren başladı iletişim ve liderlik hikayesi…
Her şeye sebep olduğu söylenen masum elma Havva’nın Adem le iletişim
kurmak için kullandığı bir araçtır.

O günden bu günlere baktığımızda iki kişi arasında başlayan bu büyük mesele aynı çarpan etkisiyle toplumlar üzerinde hükmünü sürdürmeye devam etmiştir.
İletişim ve liderlik toplumsal yaşamın doğasında var olan birbirini tamamlayan bu iki kavram tam anlamıyla birleştiğinde kitleleri ardından sürükleyen, kişilerin ve dünyanın kaderini belirleyerek, hayatımızın her dakikasını farkında olmadan etkileyen faktörlerin en başında gelmektedir.

İletişimi eşinizle, işinizle, çocuğunuzla, işvereninizle, ailenizle, arkadaşınızla doğru kuramazsanız hayatınız sorunlar silsilesi içinde sürmekte, çok iyi kurmayı başarırsanız da sizin liderliğinizde, sizin çözüm sürecinizde yaşanmaktadır
Toplumları ve toplumsal ilişkileri yönlendirmenin özünde ise insanı iyi tanıyıp ona önem vermek ona dokunmayı sevmek yatmaktadır.

Bu gün yaşadığımız bütün ikili ilişkilere ve ülkemize baktığımızda yaşamsal huzurun bu dengeler üzerinden yürüdüğünü çok açıkça görmekte, kendi hayatımızın lideri olmaya başladığımız andan itibaren hayatı daha özgür daha güvenli yaşamaktayız.
İşte varoluşa ait bu duygularla tek kalmayı istemeyen Havva hayatının riskini alıp Adem’e yasaklı elmayı yedirerek doğru iletişime geçmiş lider olmayı başarmış ancak Cennetten kovulmaktan kurtulamamışlardır. Havva elmayı sunmakla Adem de yiyerek Havva’nın yolunda gitmekle suçu işlemiş gözlerini dünyada açmışlardır…

Bütün bu süreci değerlendirdiğimizde, iyi bir iletişim doğru bir araç sizi lider yapıp peşinizden birilerini getirebilir.Ancak unutulmamalıdır ki aynı zamanda suç ta bu iyi iletişim kuran liderlerle birlikte Cennet ten çıkmıştır.


Önemli olan iyi liderin nereye gittiği, sizin de hangi liderin arkasından gittiğinizdir!

10 Ocak 2015 Cumartesi


SOKAK ÇOCUĞU..!!!

Seçemezsin, 
Gökyüzünden meleklerle inerken yeryüzüne .
Ne anneni ,ne babanı 
Seçemezsin ÇOCUK..
Kaderin yazılıdır alnında.
Herşeyden habersiz, 
Küçük yüreğin, 
Bilemez nelere yelken açtığını..
Sımsıkı kapalı tuttuğun hayat çizgin avuçlarında..
Koruyamaz seni bu dünya, hiçbir kötülükten..
Önce masum gülüşlerini 
Sonra inançlı sevgini alır senden..
Çabuk büyürsün ÇOCUK..
Hiç bilemediğin çocukluğun gibi yaşarsın
Bir ömrü..
Belki bir sokak köşesinde ,
Belki bir yetimhane içinde..
Kaybolursun çoğu zaman kalabalıklar içinde ...
Görmezler seni hep çok şükredenler...
Bakamazlar gözlerine borçlanırlar diye,
Sevemezler saçlarını kirlenirler diye..
Hayat gözlerinde saklı ÇOCUK..
Kimsenin bilmediği göremediği   
GÖZLERİNDE............

YEŞİM CE




















5 Ocak 2015 Pazartesi


KAR TANESİNE SAKLANMIŞ KİBRİTÇİ KIZ..!

Oysa ne çok severdim karı..
Kış gelse de karlar yağsa diye çırpınmalarımı
Çılgın gibi yağan taneleri yakalamak için 
Delice zıplamalarımı..
İki katlıydı evimiz bahçe içinde
Üst katta dedemler alt katta biz.. 
Hep hareketliydim 
Hep heyecanlı
İçimde çocukluğumun 
İçime sığmaz çığlıkları...
Dedemin bahçede sıralayıp dizdiği odunları
Kaçırırken Meryem Teyzelere
Anlamasınlar diye arkadan öne yaptığım kaydırmaları...
Karla aramız çok iyiydi
Taki ilkokulda tanıştığım
Kibritçi kız la uyumaya başlayıncaya kadar...
Zaten yanlış yazmıştı yazar o hikayeyi
Hiç çocuklar ölür müydü
Anneleri onları bırakır mıydı
Ben hiç öldürmedim kibritçi kızı
Hep akşam sıcak eve getirdim 
Arkadaş oldum onunla
Hatta hatta dedemin terasa da yaptığı
Küçük kulübeye taşıdım onları..
Ama gerçek benim hayallerim gibi değildi
Büyüdükçe anladım
Kibritçi kızın gerçekten öldüğünü...
Ve ne çok kibritçi kız olduğunu...
Yağan her kar tanesiyle tekrar dünyaya düştüğünü...
Şimdi karı hiç sevmiyorum.
Hiç yağmasın istiyorum...
Hiç soğuk olmasın..
Her zaman sıcak, her zaman yaz...
Üşümesin çocuklar
Üşümesin sokaklar
Üşemesin ki 
Kibritçi kız donmasın...
Üşümesin ki 
Meryem teyze gibi kimsesizler odunsuz kalmasın...
Saatte dokuz a geldi
Bizim sitenin çöp boşaltma vakti...
Birazdan gelir mavi papaklı kız
Elinde siyah torbası...
Isınması zor ama bir şekilde doyması kolay..
Her ne kadar karar vermesemde erkek mi kız mı diye
Aylardır tanıyorum o mavi papaklıyı
Acaba çocukluğumda ki kibritçi kız mı diyorum...
İşte bu yüzden ben 
Şimdi karlar düştükçe sevinemiyorum...
Birden çöp konteynırının yanında 
Lambalara bakan 
Sıcak bir evi hayal eden 
Mavi papaklı çocuk oluyorum...
Kaç tane senden var acaba diyorum..
Kaç tane..!
Karlar düşüyor 
Düşüyor
Düşüyor
Düşüyor 
Ve ben bu çaresizlikle 
Bir başka 
Üşüyorum...



1 Ocak 2015 Perşembe

BİR KADIN BİR ERKEK  VE CİNAYET...

İnsan oğlunun değer yargıları iyi, kötü, ayıp kavramları 
Dünyaya gönderildikleri anda başlamış olmalı ki
Cennet te yaşarken çıplaklık ,ayıp nedir bilmeyen
Adem ile Havva nın ellerinde ki yaprakla örtünme çabasını gösteren 
Resimlerle doludur mitoloji.
O günlerden bu günlere yüzyıllar deviren dünya 
Ahlak, töre, namus, gelenek adı altında kendi ilişki ve menfaatlerine göre
Birtakım değerler belirlemiştir.
Tarih kitaplarına baktığımızda insanoğlunun çoğalması
Toplumsal menfaatlerin oluşması
Yaşam alanlarının belirlenmesi esnasında 
Değerler karmaşası da başlamış, bununla birlikte 
Ortaya çıkan sorunlarıda ya alimler 
Ya da din olgusu ile insanlığa örnek teşkil etmek için
Gönderilmiş peygamberler üstlenmiştir.
Bizim peygamberimiz Hz. Muhammet (sav) ilk söylemlerinden biri
'' Ben size güzel ahlakı öğretmek için gönderildim'' olmuştur.
Ve gelen her peygamber yüzlerce hadis vahiy başlığıyla 
Ahlaki kuralları değerleri anlatmıştır.
Yine bakın tarihe bütün savaşlar kişisel çatışmaların
Ayrışmaların, değer karmaşalarının ve insanlar üzerinde 
Bir tarafın baskın çıkma çabalarının eseridir.
Kendi üstünlüğünü ispatlamak isteyen taraf 
Ya öldürmüş ya işgal etmiş  ya yasaklamıştır.
Cinsiyet ayrışması ve duygular yüzünden de 
Yaşamsal kurallar kadına atfedilmiştir.
Namus adı altında kadına biçilen rollerde 
Erkek özgürlüğü ve üstünlüğü seçtim derken 
Aslında çok büyük bir yükün altına girmiş 
Kadın ise bütün bu durumlara sebeb varlık ilan edilmiştir.
Erkek kontrolsüzce durduramadığı duygularını 
Aslında varolduğu kadını yok ederek ortadan kaldırarak 
Çözeceği düşüncesiyle diri diri toprağa gömme kararı bile almıştır.
Ve o günden bu güne kadın cinayetlerinin sonu gelmemiştir.
Cinsiyet karmaşası ve cinsellik kuralları bu gün ki yaşadığımız 
Bir çok toplumsal sorunun altında yatan asıl sebeplerden biridir.
Aile ve sosyal politikalar adı altında görev yapan bakanlığımızda
Bu konular ile alakalı bir çok çözüm denemeleri yapmış
Ancak bu çözümlerin ters etkilerinin sonuçlarınında hiç iç açıcı olmadığını görmüştür..
Dolmakla yetmeyen yüzlerce kadın sığınma evleri
Ensest yüzünden korunmaya alınmış 
Özel rehabilitasyonda ki sayısız kız çocukları
Çocuklarının ailesinin gözü önünde öldürülen
Yüzlerce KADIN...
Namusu tek kendine alan ve kadına bu kavramı tanımayan
Böylece namus cinayetine kurban gitme şansını ortadan kaldıran ancak
Hapishane köşelerinde hayatı kararan
Yüzlerce ADAM..
Olgular yüzünden asla öncelik içine alınmayan hırslara kurban giden
Annesi ölmüş babası hapiste yüzlerce çocuk ve onlarla başbaşa kalan TOPLUM
Cinsiyet temelli bu sorunun biran önce çözülmesinin tek bir yolu var
O da koşulsuz beşikten başlayan sürekli eğitim ve 
Kanunlarda yapılacak olan çok iyi tasarlanmış yapılandırmalar..
Unutmamalıyız ki
'' Adaletin hakim olduğu yerde silahın yeri yoktur.''



ÜLKEMİZDE SON YEDİ AYDA 97 KADIN ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR.
2002-2009 YILLARIN ARASINDA NAMUS CİNAYETLERİNDE Kİ ARTIŞ %1410 DUR.




ELVEDA 2014, HOŞGELDİN 2015...

2014 neler var aslında yazılacak senin için, ama ben yine yazmayacağım.
Hiç şikayet etmedim bu güne kadar ve yine şikayet etmeyeceğim.
Her şeyi gören bilen duyana teslim yaşamayı ben çok küçük yaşlarda öğrendim.
Duanın gücünü, inancın, sabrın adaletini gördüm...
2015 de yine bundan önceki yıllarda olduğu gibi aslım neyse onu yaşayacağım.
Hayat suyum çocuklarım, sevdiklerim, canlarım, arkadaşlarım, ailem
Şükrüm sonsuz, onlar yanımda oldukça mutluluğum tarifsiz.
Ama ben yine büyüdüm 2014 sende ..
Hemde büyüdüğümü düşünürken tekrar büyüdüm...
Yok bu kadarı da olmaz artık derken, neler oldu 2014 neler...
Vefa ile vefasızlık arasındaki o görünmez ince çizgiyi gördüm.
Nelere şahit oldum, neler duydum...
Ama ben yine sustum sende 2014, sadece  seyrettim
Ben hiç ''ne oldu'' diyemedim sende,
O kadar çok ''ne oldu'' diyenim vardı ki..
O kadar çok sevenim vardı ki..
Ben sende yaşadığım, zorluklardan da hiç korkmadım 2014..
O kadar çok desteğim vardı ki..
O kadar çok bir şey yok önüne bak diyenim vardı ki..
Hala sana dönüp bakamıyorum 2014, senin izlerini silenim o kadar çoktu ki..
Sana çok şey borçluyum 2014 .
2015 e elim kolum sevgiyle dostlukla arkadaşlıkla dolu dolu giriyor ve sana veda ediyorum..

Sende geçirdiğim 365 günü benle geçiren bana her zor anımda destek olan
Canan Demirel Kazak , Mehmet Kazak ,Canan Soğukpınar, Vedat Soğukpınar
Hakan Leblebicioglu, Sevil Bilasa, Abdurrahman Aksoy, Hanife Papila, Melike Ersayın Güven, Sezen Özgündüz Kılınç, Berna Yeğin, Aybüke Akcan, Mihriban Akyüz, Gökhan Güler, Sebah Akşanlı’ya birbirinden değerli arkadaşlarıma, can dostlarıma ve sevgili aileme
ELVİN Derneği yönetim kurlu ve üyelerine, onlar ile kazandığım enerjime, sevgili aileme ve bana duydukları güvenle beni onore eden bütün sevenlerime çok teşekkür ediyorum..

Ve sen kapımızdan içeri giren 2015 şimdiden HOŞGELDİN..

Bana, çocuklarıma, tüm çocuklara, aileme ve tüm iyi insanlara, barış, mutluluk, huzur, sağlıkla gel..
Bugün hastane odalarında senden sağlık bekleyenlere ŞİFA ile gel..
Sınır köşelerinde nöbet tutan askerlerimize güç KUVVET ile gel..
Huzur evlerinde, çocuk esirgeme kurumlarında, hapishanelerde umutla bekleyenlere UMUT ile gel..
Sevdiklerine sende veda eden sonsuzluğa uğurlayanlara SABIR ile gel.
Önceden kardeşken şimdi düşman olması için zorlanan kardeşlerimize BARIŞ ile gel..
SEFAN ile, olmasını istemem ama varsa çekilebilir CEFAN ile,
Hak tan gelen her şeyde aradığım HAYIR ile,
Dün olduğu gibi bugünde olan eksilmeyen artan İNANÇ ile
Çalıştıkça önüme gelecek daha nice BAŞARILAR ile gel..






can suyum çocuklarım

.